Az önce şiir okurken şiir defterlerimden epeydir şiir paylaşmadığım aklıma geldi. Hemen geçtim bilgisayarın başına. Sayfaları şöyle bir karıştırdım. Bir seçim yapmak her zamanki gibi zor oldu. Çocukların oyunlarında ebe seçmek için tekerleme söyledikleri gibi ben de başladım saymaya. Kısmette Şinasi Özdenoğlu’nun “Anama” başlıklı şiiri varmış. Bilinmeyen şiirlerden birini daha bilinir kılacağım böylelikle.
Şinasi Özdenoğlu’nu birkaç yıl önce (2019) kaybettik. İnternet ansiklopedisi Vikipedi’de hakkında çok az bilgi var. Şaşırdım bu duruma. Daha fazla bilgi olan bir yer mutlaka vardır diyerek biraz gezindim. Buldum tabi. Biyografya sayfasına bakarsanız ayrıntılı bir bilgi bulabileceksiniz. Özdenoğlu, bana göre iyi bir şair olmasına rağmen sanal dünyada pek az şiirine yer verilmiş. Saçma sapan binlerce metin bu âlemde kendine yer bulurken güzel şiirlerin kıyıda köşede unutulup gitmesi üzüyor beni.
Yazı için bir görsel hazırlayayım derken şaire ait doğru dürüst bir fotoğrafın bile olmayışı çok ilginç geldi bana. Üstelik bu kadar yakın bir zamanda kaybettiğimiz bir şairin fotoğrafı nasıl olmaz diye hayıflandım epey. Kitaplarının kapaklarına bakarken kütüphanemde olan bir kitabını hatırladım. Kültür Bakanlığı tarafından yayımlanan Türkiye Sevdası adlı eser üniversite yıllarımda kütüphaneme girmişti sanırım.
Sözü gereksiz uzattım yine. Şiir burada. 🙂
Anama
Ana
Ellerin nerede?
Ve derin üzüntüsü gözlerinin…
Uyanıyorum kan-ter içinde uykulardan
Bir uyurgezer gibiyim anaforunda caddelerin
Evimiz öylesine uzak mı?
Varamıyorum.
Eski insanlarımız öldü ana
Yeni insanlarımız dost değil!
Ne şarkılarda ne kavgalarda
Eski tadımız yok ana.
Ağlarsan yalnızca sen ağlarsın
Yanarsan gönülden yanan sen!
Bütün belalara siper olan
Dualarınla kurtaran sen!
“Biraz da başkaları kurtarsın vatanı”
Deyip de bir köşeye çekilmesi kolay mı?
Baştanbaşa yıkıldı dünyalarımız
Yapması kolay mı?
Tüm halkımın hıçkırıkları boğazımda
Dünyayı sele verecek bir bulut gibi
Dopdolu
Ah bir yağabilsem anacığım
Yağamıyorum.
Şinasi ÖZDENOĞLU