Bilinmeyen şiirler başlığı ile bugüne kadar epey şiir paylaştım diye düşünüyordum. Arşive baktım, daha 15 şiir olmuş. Çok yavaş gidiyorum sanırım. Sırada bekleyen şiirler sürekli sıkıştırıyor beni, bize sıra ne zaman gelecek diye.
Ziya Osman Saba adını şiir okurlarının hepsi bilir. Galatasaray Lisesinde yatılı okumuş, bir yıl sınıfta kalınca Cahit Sıtkı Tarancı ile sınıf arkadaşı olmuş ve yıllar sürecek bir dostluğun kapısını aralamıştır. Hukuk fakültesini bitirmiş olmasına rağmen uzun yıllar bankada memur olarak çalışmıştır. Şiirlerindeki karamsar ve hüzünlü havanın iki sebebi vardır. Birincisi, küçük yaşlarda annesini kaybetmiştir. İkincisi, sinir hastası olan kuzenine aşıktır, ailesinin itirazlarına rağmen liseyi bitirdiği yıl onunla evlenir. Bu mutsuz evlilik on iki yıl sürer.
Ziya Osman’ın ilk şiiri Galatasaray Lisesindeyken, orada öğrenci olmanın avantajı ile Servetifünun dergisinde yayımlanır. Okuyacağınız şiir aynı zamanda şairin şiir kitaplarından birine ismini vermiştir.
Geçen Zaman
Hiç olmazsa unutmamak isterdim.
Eski geceler, sevdiklerimle dolu odalar…
Yalnız bırakmayın beni hatıralar.
Az yanımda kal çocukluğum,
Temiz yürekli uysal çocukluğum…
Ah, ümit dolu gençliğim,
İlk şiirim, ilk arkadaşım, ilk sevgim…
-Doğdugum ev. Rahatlıyacak içim duysam
Bir tek kapının sesini.
Arıyorum aklımda bir ninni bestesini…
Böyle uzaklasmayın benden, yasâdığım günler.
Güneş, getir bir bayram sabahını.
Açılın açılın tekrar
Çocuk dizlerimdeki yaralar,
Hepiniz benimsiniz:
Mektebim, sınıflarım, oturduğum sıralar…
Yalnız hatırlamak hatırlamak istiyorum
Nerde kaldı sevgilim, seni ilk öptüğüm gün,
Rengine doymadığım o sema,
Ahengine kanmadığım ırmak.
Bırakıp her şeyi nereye gidiyorum?
Neler geçmişti aklımdan,
Nedendi ağladığım, nedendi güldüğüm?
Ah nasıldı yaşamak?
Ziya Osman SABA
Sen de düşüncelerini paylaş!