You are currently viewing Sustum Sanma

Sustum Sanma

Siz bilmezsiniz belki, bugün bayram. Hatta her gün bayram. Deliyim sanmayın.

İşte yaşıyorsunuz, işte önünüzde güzel bir gelecek var, içiniz ümit dolu ve kıpır kıpır… Bundan daha büyük bayram mı olur?

Bir bakın etrafınıza. Gün kararınca, içini aydınlatacak mutlu bir yuvası olmayan kaç insan var? Sıcak çorbanın buğusunu yüreğinde hissedemeyen kaç çocuk? Koşarak okula gelemeyen yüzlercesini de unutmayın. Mevla ne güzel yaratmış değil mi her şeyi? Eminim “evet” dediniz. O halde sizin gören gözleriniz de var?

Mevsim kışmış. Hava soğukmuş. Olsun. Siz hiç rüzgarın türküsünü dinlediniz mi? Dinlemedik demeyin. Çünkü ben size, lapa lapa yağan karın musikisini de soracağım birazdan. Vaktimiz kalırsa bir ara, Ay’ın Zühre yıldızına olan aşkından da konu açarız.

Demiştim ya bugün bayram!.. Bu satırları okurken sobanızın yanındasınız belki. Çayınız da vardır fokur fokur kaynayan. Kardeşleriniz, anneniz, babanız… Bir aile olmanın huzuru gözlerinizden okunur. Bayram bu olmalı…

Sonra bir tas sıcak çorbadan bahsedelim istiyorum. Buğusu hiç gitmeyen. Acı üstelik. Hayat gibi değil. Acı oldukça lezzet veren türden. Ağzınızı yaksa da içinizi sıcacık eden. Bu da bir başka bayram…

Sizinle tanışıyoruz ya… Siz her sabah gülerek geliyorsunuz bu okula. Her sabah yüzünüzde umut, dilinizde tebessüm geçiyorsunuz kapımın önünden. Ardınızdan bakakalıyorum.

Okula gidemeyen çocuklar geliyor gözlerimin önüne. Bekliyorum gitmiyorlar. Ders vermeye başlamadan alıyorum dersimi. Bayram…

Çıkıyorum, kısacık yolda en uzun türküyü dinliyorum rüzgardan. Uzak iklimlerden bahar muştusu getiriyor sanki. Makamında hüzün yok hiç. Bazen yapraklar dansa kalkıyor, bazen kalbim. Her gün, her saat bayram…

Bitince rüzgarın türküsü, karın musikisi dolmaya başlıyor içimize. Gözlerimi kaldırıp bakıyorum gök yüzüne. Notalar bir bir alnıma düşüyor. Öyle yumuşak bir nağme ki bu, yüreğinize iner inmez eriyor. Zirvelerden çığ olup yuvarlanan kar, gökten niçin tane tane yağar da tepemize çığ olup inmez diye düşünüyorum fırsat bulunca. Bir bayramdır başlıyor kar taneleri eriyen yüreğimde…

Sizin de böyle bayramlarınız var mı bilemiyorum. Ben iyimser olup vardır diyeceğim. Olmaması insanlığa uzak düşer. Ne kadar çoksa bayramımız biz o kadar insanız.

Yarın bir bayram sevinciyle çıkın evinizden. Hiç kimsenin bilmediği bir bayram olsun bu. Dilinizle olmasa bile kalbinizle kutlayın herkesin bayramını. İçinizdeki çocuk sevincini hiç kaybetmeyin. Sizi mutlu gören insanların da mutlu olacağını aklınızdan çıkarmayın.

Ve biliyorsunuz ki, bir tebessümlük de olsa verecek sadakamız olmalı elimizin altında. Çok bela. Bir tebessüm. Defedin gitsin.

Vakit geç olmadı değil mi?

Gelelim Ay’ın zühreye olan aşkına…

Beni bilgilendir
Bildirim
guest
0 Yorum
Satır içi geri bildirim
Tüm yorumları gör