Sevgili Ahmet, Ne çok türkü dinlemiştik senin o güzel sesinden. Ve daha dinleyecektik, fırsat vermediler. Ben olmasam da sen sesini çoğaltmaya devam et. Susarsan -ki susmamızı istiyorlar- türkü söyleme hakkını elinden almakla kalmayacaklar, yaşama hakkına da göz dikecekler yarın. Susma! Yarın, aydınlık günlere uyandığında ülkem…
Ömrünün yarısını -gençlere- nasihat ederek geçirmiş bir adamın kendine söz geçirememiş olmasının verdiği yorgunlukla yazılmış satırlar bunlar. Öyle yorgunum ki! Sözlüğü döksem buraya halimi anlatmaktan aciz kalır. Yarına dair hiçbir ümidin olmadığı şu günlerde içine kapanmış, kapandıkça günleri sıradanlaşmış, dünün bugünden, bugünün yarından iyi olduğunu…