Sevgili Fatma, Çocuk gelinen, genç gidilen bir mekânın son demlerini yaşarken, yaşaran gözlerinizden belli olur her gün sitem edilerek adım atılan bu mekânın öyle pek de kolay terk edilemeyeceği. Bırakın, gözyaşlarınızda ışıldasın dünya. Bitmez sanıyordun. Koskoca dört yıl, diyordun. Dört nefeslik hükmü varmış. Yaşadın. Öğrendin.…
Sevgili Buket, Özgürlüklerin fazlasıyla dile dolandığı bir zamandan sesleniyorum sana. Aslında dile dolanmak da değil bu. Tam bir ayağa dolanma faciası yaşananlar. Herkesçe malum ki, başkalarına tanıdığımız her özgürlük bizim haklarımızın bir yanını törpülüyor. Ve kimse ödün vermek istemiyor sahiplendiklerinden. Kopardığımız cayırtı ürküttüğümüz kurbağaya değiyor…