You are currently viewing Yazımı Değişen Kelimeler Üzerine

Yazımı Değişen Kelimeler Üzerine

Geçtiğimiz günlerde Türk Dil Kurumu (TDK), Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılına özel Türkçe Sözlük’ün yeni baskısını yayımladı. Yazım kurallarında dikkate aldığımız son yazım kılavuzu 2012 yılında yayımlanmıştı. Üzerinden çok uzun zaman geçmiş olmasına rağmen TDK yeni baskı veya güncelleme yapmıyordu. Nihayet Türkçe Sözlük’ün yeni baskısı yapılarak “dilde güncelleme” yapılmış oldu. Benim için de yazımı değişen kelimeler üzerine yazı yazmak farz oldu artık. 🙂

TDK, Türkçe Sözlük ile ilgili verdiği bilgide şöyle diyor:

On ikinci baskı Türkçe Sözlük, 82.135 madde başı, 18.133 madde içi olmak üzere söz, terim, deyim ve anlamdan oluşan 132.334 söz varlığına sahiptir. Sözlükte 45.372 örnek cümle bulunmakta, sözlük metni ise 1.756.396 sözden oluşmaktadır.

80 binin üzerinde madde başı, 130 binin üzerinde söz varlığından bahsediliyor ki bunlar Türkçenin zenginliğini göstermesi açısından önemli.

Buraya kadar her şey güzel görünüyor. Asıl karmaşa bundan sonra başlıyor. TDK, bazı kelimelerin yazımında değişikliğe gitti. Böyle olunca da dün doğru bildiklerimiz bugün yanlış oldu. Elbette dilin canlı bir varlık olduğunu ve zaman içinde değişikliğe gitmesini doğal karşılıyorum. Burada asıl sorulması gereken soru şu olmalı: “Dilin kurallarını bir kurum mu belirlemeli yoksa onu kullanan halk mı?”

Bu sorunun cevabını vermek kolay değil. Elbette bir kurum -bizde TDK- belirleyici olmalı. Herkes kendi kafasından kural uydurmamalı. Sonra halk, “Benim canım böyle istiyor.” diye dilin işleyişine müdahale etmemeli. Geldiğimiz son noktada bazı kelimelerin kullanımında halk TDK’yi yenmiş görünüyor.

Mesela, TDK yıllardır “unvan” şeklinde yazılması gerektiğini söylüyordu. Yeni yayımlanan Sözlük’le birlikte bu kelime artık “ünvan” oldu. Bence iyi de oldu. Yine aynı şekilde güzel olmuş diyebileceğim kelimeler var:  “Boyu bosu” kelimesi “boyu posu” olmuş. Son yıllarda dilimize dolanan “kayyum” kelimesi “kayyım” olmuş. Renk kelimeleri ile kurulan birleşik isimleri artık ayrı yazmaya karar vermiş TDK. Yeni şekilleriyle “gök soğan, yeşil biber, yeşil soğan, yeşil fasulye, yeşil zeytin” benim eskiden beri böyle olmalı dediğim kelimelerdi. Kendi adıma sevindim.

“Pileli” kelimesini eskiden “pilili” şeklinde kullanıyorduk. Zorlamaya gerek yok diye düşünüyordum hep. İsabet olmuş. “Ek fiil” nihayet eski şekline dönerek “ek-fiil” olmuş. Bu da iyi olmuş dediklerimden.

Tabi bir de tersi var bunun. Yukarıdaki kelimelere sevinirken bazı kelimelerin yazımına da şaşırdım. Eskiden “hatasıyla sevabıyla” yazarken şimdi “hatasıyla savabıyla” yazacakmışız. Eğer öyleyse “sevap” kelimesini de “savap” yapmak gerekmez mi? Merak edip TDK Türkçe Sözlük’e baktım. Savap kelimesine karşılık olarak “doğru” kelimesi verilmiş. Ama “sevap” kelimesi de varlığını koruyor, açıklama ve örnek cümleler bu kelimede verilmiş.

Beni en çok düşündüren değişiklik “çiğ börek” kelimesinin “çi börek” şekline dönüşmesi oldu. Ah, zavallı “yumuşak ge”m benim! Adı bile başka bir harften ödünç alınan sığıntım! Şaka bir yana “ğ” harfi dilimizdeki problemli harflerden biridir. “Çiğ börek” ifadesinin söyleyiş zorluğunu kabul ediyorum. (“Söyleyiş zorluğu olan bütün kelimelerin yazımını değiştiriyor musunuz?” diye sormak geçiyor içimden.) “Ğ”yi düşürmüş olmanızı da kabul ediyorum. Ama ses düşmesi olan durumlarda kelimenin bitişik yazılması gerekmiyor mu? Bunun onlarca örneği yok mu dilde?

Değişmesi gereken başka kelimeler de var tabi. Ne zaman bu değişiklik gerçekleşir onu bilemem. Mesela, arife – arefe, aperitif – aperatif, doküman – döküman değişimleri zaman içinde olacaktır diye düşünüyorum. Koyu yazdıklarım doğru şeklidir, belirteyim.

Ben bu yazıyı hazırlarken Twitter’da bir etiket dikkatimi çekti. Bir bakayım dedim. Meğer etiket bu konuyla ilgiliymiş. “Türkiyeli” kelimesi için bir tanım vermiş TDK. Tabi millet hemen Fransalı, Yunanistanlı, Almanyalı, Koreli vb kelimeler için verilen anlamlar üzerinden Türkiyeli tanımını topa tutmuş. TDK de kelimeyi hemen internet sözlüğünden kaldırmış. Basılı olan için ne yaptılar bilmiyorum. Bu tartışma çok su götürecek gibi görünüyor.

Ben “çi börek”i aşamadım henüz. Yorumu size bırakıyorum.

Yazımı değişen kelimeler üzerine birkaç yazı daha yazmak gerekecek sanırım. Göze çarpan bazı değişiklikleri aşağıya ekliyorum. Siz de dikkatinizi çeken kelimeleri yoruma yazabilirsiniz.

  • Ünvan (güncel) – unvan (eski)
  • Boyu posu (güncel) – boyu bosu (eski)
  • Ek-eylem (güncel) – ek eylem (eski)
  • Ek-fiil (güncel) – ek fiil (eski)
  • Pileli (güncel) – pilili (eski)
  • Kayyım (güncel) – kayyum (eski)
  • Çi börek (güncel) – Çiğ börek (eski)
  • Hatasıyla savabıyla (güncel) – hatasıyla sevabıyla (eski)
  • Ak zambak (güncel) – akzambak (eski)
  • Allah müstahakkını versin (güncel) – Allah müstahakını versin (eski)
  • Yakantop (güncel) – yakan top (eski)
  • At balığı (güncel) – atbalığı (eski)
  • Küme düşmek (güncel) – kümeden düşmek (eski)
  • Doğubayazıt (güncel) – Doğubeyazıt (eski)
  • Gök soğan (güncel) – göksoğan (eski)
  • Yeşil biber (güncel) – yeşilbiber (eski)
  • Yeşil fasulye (güncel) – yeşilfasulye (eski)
  • Yeşil soğan (güncel) – yeşilsoğan (eski)
  • Yeşil zeytin (güncel) – Yeşilzeytin (eski)
  • Hasır altı (güncel) – hasıraltı (eski)
  • Marmaraereğlisi (güncel) – Marmara Ereğlisi (eski)
  • Akçaarmut (güncel) – akça armudu (eski)
  • Horon tepmek (güncel) – Horon vurmak (eski)
  • Oyun kuruculuk (güncel) – oyun kuruculuğu (eski)
  • Sultanefendi (güncel) – sultan efendi (eski)
  • Kanun koyuculuk (güncel) – kanun koyuculuğu (eski)
  • Yasa koyuculuk (güncel) – yasa koyuculuğu (eski)
Beni bilgilendir
Bildirim seçiniz
guest
2 Yorum
Satır içi geri bildirim
Tüm yorumları gör
Huriye
22 Temmuz 2023 14.35

Horon doğru olmuş efenim horon tepilir. 😎