Dünyanın en zor işlerinden biriymiş, şiirlerin içinden birkaçını güzel diyerek ayırmak. Her hafta aynı duyguyu yaşıyorum. Dört şiir seçiyorum, diğerlerinin gönlü kalıyor. Hiçbirinin gönlü kalmasın, kısmetse bir sene sonra birçok şiir burada yerini almış olacak. Haftada dört şiirden bir yılda iki yüzün üzerinde şiir yapar…
Sevgili Eda Ülkü, “Resmine baktığım güzel kız, genç kız / Unuttum, unuttum, unuttum seni.. / Eski bir albümde durursun yalnız / Unuttum, unuttum, unuttum seni” der Abdurrahim Karakoç. Der ve bizi kurtarır mazeret aramaktan. Sonuçta insanız. Ve insan, nisyan ile malul. Nihayetinde sen beni unutacaktın, ben senden biraz…
Sevgili Ayşegül, Andaçlarda yer almasını istediğin birkaç güzel satır vardı, bu sayfayı karalayanın kaleminden çıkmış olan. Bir iletişim kazasıdır oldu işte. Kısmet daha özel defterlerde buluşturdu bizi. Böylesi daha güzel. Zamanı durduramadık. Geldiğin günü bulamadım kayıtlarımda. Ama gittiğin gün (ya da gideceğin gün) bir kıymık…