Sevgili Ayşen,
Hayatımızdan ‘keşke’leri çıkardığımızı söylesek de sık sık, pişmanlıklarımızın yekûnu hesaba gelmiyor.
Yeni bir demir alma anına daha adım adım yaklaşırken senin ve döneminin gidişi keşkeleri düşürtmüyor dilimden.
Paylaşılan onca güzelliğe rağmen; yapılamayanlar, gerçekleştirilemeyenler, başlanan ama bitirilemeyenler sürekli kılıyor keşkeleri. Daha anlatılacak ne dersler vardı oysa! Gidişinizle hepsi yarım kalacak, bir haziran sabahına uyandığında takvimler.
Bir yazılının son dakikasına sıkışmış cevaplar tamamlanacak, bir dersin son anında kendine yer bulmuş bir şiir kurtuluşa erecek. İki ders arası yenen öğle yemeklerinin son lokmasını yutmak bir hayat boyu sürecek. Hocadan sonra derse girmenin anlık telaşı, yerini ömür denen bitmez telaşa bırakacak. Okullu günlerin hatırına vazgeçilen sabah uykuları tekrardan kapına bırakılacak. Ders içi molalarda dinlediğin, sözleri diline (hani bazen de kalbine) takılan yeniyetme bir şarkı bir anda eskiyecek, liseli yıllarda dinlerdik dediğin şarkılar kategorisinde yer alacak. Son konunun son örneği hayatın içinde tamamlanmak üzere yarım bırakılacak. “Hey yıllar, yenilmedim size, hatalarım bile aynı!” diyen şarkıcıyı anlamak/anlayabilmek yıllarını alacak inan bana.
Artık ders yok. Anlatacaklarımı dinlerken not kaygın da olmayacak. Bir edebiyat dersi değil bu. Olsa olsa hayat bilgisi olur. Dinlemek istersen anlatılan, ‘hayır’ dediğinde, ‘Bunda da vardır bir hayır.’ denilen ve susulan…
Hayat, maceralara feda edilemeyecek kadar kıymetli ve kısa. Şu son dersin son dakikalarında bir kez daha can kulağıyla dinleyebilirsen beni, hayat sınavında çıkması muhtemel birkaç sorunun cevabını vereceğim.
Keşkesiz bir hayat mümkün değil. Seni bilmem ama olsa da ben istemezdim zaten. Çünkü çok tatsız, çok sıradan olurdu.
Örnek veremediğin zamanlarda örnek al, diyorum. Kimi mi? Bu konuyu anlatmıştım. Unutma, yanlış örnek verdiğinde kaybın en çok on puan olur. Ama yanlış örnek aldığında elindekilerin tümünü kaybedebilirsin.
Ve son bir şey… Her yüze güleni dost sanma. Aslan da avına önce dişlerini gösterirmiş. Sonrası malûm.
Hâlâ yarım kalmış dersler varsa tamamlanır bir gün. Çünkü gittiğin memleket köşelerinde karşına çıkacak en kötü öğretmen bile benden iyi olsun, duasındayım.
Sorarsın anlatırlar.
Kaleminiz gercekten çok kuvvetli. Size imrendim doğrusu 🙂 Yureginize sağlık efendim. Saygılarımla…
Teşekkür ederim Berika. 🙂 Madem imrendiniz, sık sık gelirsiniz demlenmeye öyleyse. 🙂
Yazdıklarımı begenirseniz arada da bende demleniriz…
Sadece yazdıklarımı beğenenler buyursun, der gibi oldu biraz ama ben yine de gelirim. ☺
Daha uzun yıllar blog yazmanız dileğiyle..
Teşekkür ederim Merve Hanım.
Mürekkebinize kuvvet efendim. Allah utandırmasın, takipteyiz.
Teşekkür ederim.