Sevgili Buse, Biz eylüle methiyeler düzmeye devam edelim, haziran soluğunu ense kökümüzde hissettirmeye başladı bile. Yarıyı devirmiş bir eylülün belki sondan bir önceki pazartesi gününe denk gelmişti bu sıraları ilk tanıyışın. Bir tesisten dönüştürülmüş o küçücük binanın hangi hayallere, umutlara…
Sevgili Hatice Filiz, “Yokta noksan aranılmaz / Yasa budur, var eksilir / Ne tükenir Sır’da insan / Ne insanda sır eksilir”1 Var’lar bir bir eksiliyor. Zamanını öğüten, yükünü tamam eyleyen ayrılıyor değirmenden. Biraz soluk alıp gitme niyetiyle geldiğimiz dünyayı sahiplenişimizi…
Sevgili Ayşenur, “ve unutmak bazı şeyleri / kendiliğinden”1 Mümkün değil deme. Her giden unutur. Gideceksin. Unutmak için yeterli bir zaman geçince de (buna sen karar ver) Halil Akyüzlü yıllar tozlanacak, silikleşecek, karda yürünmüş ama üzerine yeniden kar yağmış bir yol…
Sevgili Bahar, “Yalnız / sevgi eskimiyor / nefret eskimiyor / yaşamın nedeni // Erteleme ümitlerini!” 1 Yarınlar güzel olacak mı, dersen bilemem. Buna (çabamıza da bağlı olarak) kader karar verecek. Bize düşen ümitvâr olmak. Ölçüsünü de bir büyük zatın dilinden söyleyelim.…